Ana içeriğe atla

Loading...

FACEBOOK, TWITTER VE WHATSAPP KAYITLARININ HUKUKSAL DELIL OLARAK KULLANILMASI

Büyük bir hızla gelişen teknoloji, birçok mecrada etki yarattığı gibi mahkemelerde kullanılan ispat araçlarını da etkilemiştir. Kişilerin sosyal medya hesaplarının, dolayısıyla online hayatlarının hukuk uygulamasına konu olup olamayacağı, burada yer alan paylaşımların veya yazışmaların davalarda delil değeri taşıyıp taşımayacağı da son yılların sıkça tartışılan konularından biridir. Sosyal medya hesaplarının ve burada paylaşılanların delil değerinin olup olmadığının en sık tartışıldığı mecraların başında ise boşanma davaları gelmektedir. Özellikle, aldatma, kötü hayat sürme vb. boşanma nedeni sayılan durumlarda, boşanma davası açan eşin, karşı tarafın sosyal medya hesaplarındaki yazışmaları, paylaşımları veya fotoğrafları bu davalarda delil olarak sunup sunamayacağının tespiti son derece önemlidir.

 

Bu noktada boşanma davaları üzerinden inceleme yapacak olursak karşı tarafın sosyal medya hesaplarındaki paylaşımlarının boşanma davalarında delil olarak değerlendirilebilmesi için üzerinde durulması gereken nokta elde edilen sosyal medya yazışmaları ya da fotoğraflarının hukuka uygun olarak elde edilmiş olup olmamasıdır. Hukuka uygun olarak elde edilmiş olan bu paylaşımların boşanma davalarında delil oluşturacağı açıktır. Örneğin, eşin Facebook veya Twitter hesabı üzerinden, herkese açık olarak paylaştığı sözler veya fotoğraflar yahut yine kamuya açık olarak yaptığı yer bildirimleri gibi, herkesin kolaylıkla görebileceği ve ulaşabileceği, herhangi bir şekilde hesap sahibinin özel veya gizli alanına ilişkin olmayan paylaşımlar eğer bir boşanma sebebi oluşturuyorsa, bu paylaşımlar davada delil olarak kabul edilecek ve verilecek hükme esas alınabilecektir.

 

Sosyal medya şifrelerini kırarak elde edilen delillerin durumu

Buradaki temel sorun, hukuka aykırı olarak elde edilenlerdir. Yargıtay tarafından kabul edilen görüşe göre, hukuka aykırı olarak elde edilen bir delilin içeriği doğru dahi olsa hukuka aykırı delildir ve mahkemece esas alınamaz. Boşanma davaları yönünden de, eğer davacı, eşinin sosyal medya hesaplarına gizlice girer, şifresini ele geçirerek ondan habersiz bir biçimde hesaba ulaşır veya buna benzer şekilde eşinin rızası olmaksızın hesaba erişim sağlarsa, buradaki kamuya ifşa edilmemiş gizli nitelikteki içerikler veya özel yazışmalar, boşanma davasında delil olarak kabul edilmeyecektir. Örneğin, eşinin kendisini aldattığını sosyal medya hesabının şifresini kırarak buradaki yazışmalardan öğrenen kişinin davası, yalnızca bu delile dayanıyorsa kabul edilmeyeceği gibi, yazışmaları ele geçiren eş, bu eylemi nedeniyle, duruma göre bilişim sistemine yetkisiz erişim (TCK m. 243) , bilişim sistemindeki verilere müdahale  (TCK m. 244) veya kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi (TCK m. 136) gibi suçlardan cezalandırılabilecektir.

 

Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2002 yılında verdiği bir kararla, aynı çatı altında yaşayan eşlerin özel hayatlarının iç içe geçtiğini, özel alan sınırlarının muğlaklaştığını, bu nedenle eğer bir eş diğerinin günlük, mektup veya fotoğraflarını zorla veya tehditle ele geçirmeyip evde bulmuşsa, karşı tarafın özel alanına ilişkin dahi olsa, bunların boşanma davasında delil olarak kabul edileceğine karar vermiştir. Ancak bu durum Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun varmış olduğu bir sonuç olup, eğer olması gerekenden bahsedilirse, beraber yaşanılan konut içinde de olsa, eşlerin de kendi özel alanlarının bulunduğunu, bu özel alanın mahremiyetinin hukuk tarafından korunması gerektiğini, dolayısıyla bu mahrem alandan elde edilen bilgilerin boşanma davalarında delil olarak kabul edilmesinin doğru olmayacağının söylenmesi gerekir.

 

Aynı durum Whatsapp konuşmaları ve paylaşımları için de geçerli mi?

Whatsapp Messenger, akıllı telefonlar için geliştirilen bir mesajlaşma ve arama uygulaması olarak üretilmiştir. İnternet bağlantısı aracılığıyla kullanıcıların birbirlerine fotoğraf, video, ücretsiz arama, sesli ve yazılı mesaj göndermesini sağlar. Whatsapp üzerinden yapılan konuşmalar, ses kayıtları, fotoğraf, video paylaşımları ve tabi ki yazışmalar boşanma davalarında delil olarak kullanılabilmektedir. Whatsapp üzerinden yapılan özellikle aldatmaya ilişkin konuşmalar bilirkişi raporları ile kanıtlanabilmektedir. Eşler arasında yapılan hakaret, tehdit, aşağılama, onur ve haysiyet kırıcı kelimeleri içeren konuşma ve kayıtlar da boşanma davalarında delil olarak kullanılabilmektedir. Dolayısıyla yalnızca aldatma değil, hakaret ve tehdit gibi suç içeren whatsapp kayıtları da boşanma davası için delil olarak kullanılabilecektir. Whatsapp konuşmalarının mahkemede kesin delil olarak kabul edilmesi için uzman adli bilişim uzmanı bilirkişi raporu gerekir. Hangi numaradan hangi numaraya bu kayıtların gönderildiğine dair kesin bir delil tespiti için bilirkişi tespiti zorunludur. Ancak whatsapp bir yurtdışı kuruluşu olduğu için bu kayıtlara ilişkin ayrıntılı bilgilerin ilgili kurumdan istenilmesi mümkün olsa da Whatsapp gizlilik sözleşmesi gereği bu tür kayıtları hukuk mahkemeleri ile paylaşmamaktadır. Bu nedenle whatsapp kayıtlarının ülkemiz mahkemelerince talep edilmesi halinde bu talep sonuçsuz kalmaktadır. Uygulamada ise özellikle akıllı cep telefonlarının screen-shot (ekran yakalama) adı verilen özelliğini kullanarak bu kayıtların saklanması, çıktısının alınması ve mahkeme dosyasına sunulması mümkün olup, bu tür kayıtlar aksi kanıtlanana dek delil olarak geçerliliğini koruyabilecektir.

0 Yorumlar

Yorum Yap

Kısıtlı HTML

  • İzin verilen HTML etiketleri: <a href hreflang> <em> <strong> <cite> <blockquote cite> <code> <ul type> <ol start type> <li> <dl> <dt> <dd> <h2 id> <h3 id> <h4 id> <h5 id> <h6 id>
  • Satır ve paragraflar otomatik olarak bölünür.
  • Web sayfası adresleri ve e-posta adresleri otomatik olarak bağlantılara dönüşür.